TİGRİS HABER – Donald Trump’ın ABD Başkanlığı’na yeniden seçilmesi, dünya politikasında köklü değişikliklerin habercisi olarak görülüyor. 2016-2020 yılları arasında benimsediği “Önce Amerika” politikasıyla büyük yankı uyandıran Trump’ın Beyaz Saray’a dönüşü, uluslararası arenada da gözlerin yeniden ABD’ye çevrilmesine neden oldu. Özellikle Ukrayna, Avrupa, Orta Doğu ve Çin gibi stratejik bölgelerde Trump yönetiminin nasıl bir yol izleyeceği merak konusu. İşte, Trump’ın zaferinin dünya genelinde yaratması beklenen etkiler…
Ukrayna ve Avrupa İçin Zorlu Süreç
Trump, seçim kampanyasında Ukrayna’ya milyarlarca dolarlık yardımı durdurabileceğine dair mesajlar vererek “Önce Amerika” politikasının altını bir kez daha çizdi. Ukrayna’daki savaşı bitirme vaadi, birçok uzman tarafından ABD’nin bu bölgeye yönelik askeri yardımlarında kesintiye gidebileceği şeklinde yorumlanıyor. ABD’nin yardımlarını azaltması, Avrupa ülkelerini Ukrayna’ya daha fazla destek sağlama baskısı altında bırakabilir. Avrupa’nın NATO içindeki savunma harcamalarını arttırması gerekliliği Trump’ın daha önce de eleştirdiği konular arasındaydı ve yeni dönemde bu baskıyı daha da arttırması bekleniyor.
Orta Doğu’da İsrail’e Sınırsız Destek, İran’a Baskı
Trump’ın İsrail’e olan güçlü desteği, Orta Doğu politikalarında ön plana çıkıyor. Trump, Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıyan ilk ABD Başkanı olarak bu desteğini somut bir adımla göstermişti. Aynı zamanda, İsrail ile Arap dünyası arasında normalleşme anlaşmalarına arabuluculuk yaparak bölgedeki etkisini genişletti. Yeni dönemde de İsrail’in güvenliğini ön planda tutması ve özellikle Hamas’a karşı olan duruşunu güçlendirmesi bekleniyor. Öte yandan Trump, İran konusunda da sert bir çizgi izleyebilir; geçmişte İran’ın önde gelen askeri komutanı Kasım Süleymani’ye yönelik suikast talimatı vermiş olan Trump’ın, İran’a yönelik yaptırımlar ve baskıcı politikalarla devam etmesi muhtemel.
Ekonomik Rekabet Tırmanabilir
Trump’ın önceki başkanlık döneminde Çin ile başlattığı ticaret savaşı, ABD ekonomisinde geniş yankı uyandırmıştı. Yeniden seçilmesiyle birlikte Çin’e daha yüksek gümrük vergileri uygulama ve ABD’ye daha avantajlı ticari koşullar sağlama çabaları gündemde olacak. Özellikle Tayvan konusunda artan gerilim göz önünde bulundurulduğunda, Trump yönetiminin Çin karşısında daha sert bir duruş sergilemesi bekleniyor. Trump’ın Çin’i ABD için en büyük tehdit olarak görmesi, Tayvan ve Güney Çin Denizi’ndeki gelişmelere de yansıyabilir.
Göçmen Politikalarında Sertleşme
Trump’ın başkanlığı süresince gündemden düşmeyen ABD-Meksika sınırı ve göç politikaları, yeniden başkan olmasıyla birlikte daha da sertleşebilir. “ABD tarihindeki en büyük sınır operasyonunu başlatacağım” diyen Trump, Meksika sınırındaki göçmen krizine çözüm getirme vaadinde bulundu. Özellikle Orta Doğu ve Güney Amerika’dan gelen göçmenlere yönelik uygulamaların sıkılaştırılması beklenirken, Trump’ın bazı Müslüman ülkeler için genişletilmiş seyahat yasakları planı tartışmalara yol açabilir.
“Önce Amerika” Politikası
Trump’ın dış politikada önceliği ABD çıkarlarına verme hedefi, NATO ve diğer uluslararası örgütlerde ABD’nin daha geri planda kalması anlamına gelebilir. NATO’da ABD’nin finansal yükünü azaltma amacını taşıyan bu politika, Avrupa ülkelerinin kendi savunma bütçelerini arttırmalarını gerektirebilir. ABD’nin dünya genelindeki askeri varlığını azaltma ve ekonomik önceliklerini öne çıkarma hedefi, Trump’ın ikinci döneminde de sürebilecek bir politika olarak öngörülüyor.
Dünya Siyasetinde Yeni Bir Denge
Trump’ın Beyaz Saray’a dönüşü, dünya siyasetinde yeni bir dönemin başlangıcını simgeliyor. ABD’nin küresel politikasında değişiklikler beklenirken, bu yeni dönemin diğer ülkeler üzerinde büyük etkiler yaratacağı kesin. Orta Doğu’dan Avrupa’ya, Asya’dan Amerika’ya kadar geniş bir coğrafyada farklı politikaların gündeme gelmesi bekleniyor. Göç, ticaret, askeri destek ve ittifaklar gibi konularda yapılacak yeni düzenlemeler, dünya siyasetine yön veren gelişmeler arasında yer alacak.
Donald Trump’ın ABD Başkanı olarak Beyaz Saray’a geri dönmesi, dış politikada büyük değişikliklerin kapıda olduğunu gösteriyor. Avrupa, Orta Doğu ve Çin başta olmak üzere ABD’nin ilişkilerinde izlenecek yeni stratejiler, dünya siyaseti üzerinde kalıcı izler bırakabilir. Göç, ticaret ve güvenlik konularında sıkı önlemler alması beklenen Trump’ın yeniden sahneye çıkışı, uluslararası arenada dikkatle izlenen bir süreç olacak.
(Haber Merkezi)