Türkiye’de katillik meslek grubu mu olmaya başladı?

Hedef önemli değil; hayvan ya da insan, fark etmiyor.

Bir güruh türedi, hem insanlığı hem de hayvan âlemini yok ediyor.

Katiller uygulamalı dersi TV ekranlarından alıyor.

Çok babalı, mafyalı, sokak kabadayılı dizi filmlerinin rol uygulamaları gerçek hayata yansıdığında ortaya farklı yaşam hikâyeleri, aynı zamanda dramatik sonuçlar çıkıyor. Gerçek hayatta, polis, adliye, hâkim, savcı, cezaevi gibi olması gereken hukuksal süreçler ve aktörleri var. Dizi filmlerde bunların hiç biri olmadığı için, rol çalanlar, bunun gerçek hayatta olmadığını farz ediyor. Ancak, son pişmanlık elbette ki çare olmuyor. Gerçek hayatta hukuk çok iyi işlemesede sonuçta bir sistem var.

*

İnsanlığa saygı kavramının taca atıldığı bir dönemin içinden geçiyoruz.

Toplumsal çürüme yaşıyoruz!

Cinayet, intihar, taciz, şiddet, çeteler, uyuşturucu batağı günlük yaşamın güzergâhında kamp kurmuş, önüne geleni tuzağına çekiyor. Ülke, resmen uyuşturucunun geçiş alanı olarak kullanılırken, ticaret ve kullanım alanı oldu.

*

İnsanlık katilleri her zaman vardı, bu boyutta değildi.

Toplumsal çürüme mi, zor hayat şartları mı, geçim kaygısı mı gibi çoklu soruları içinde barındıran bir sürecin çoklu ölümlere hitap etmiş olmasının önüne geçmek sosyal devlet olmanın gereğidir. Desek de böyle bir gerçeği henüz toplumsal gerçekliğimizle buluşturmuş değiliz.

Katillik elbette ki bir meslek değil, ancak başka işi, mesleği olmayanların başvurduğu bir iş alanı olmaya aday konuma geldi. Örgütlü yâda örgütsüz işlenmiş suçların yaygınlığı toplumu genel manada tedirgin ediyor, kaygılandırıyor. Herkesin elinde, belinde silah var. Son 10 günde en az 15 kişi aile içi cinayetin kurbanı oldu. Sokaklarda, caddelerde rastgele yapılan saldırılar, özellikle güvenlik güçlerine yönelik kişisel eylem biçimleri son derece düşündürücü.

Çocukların, genç kızların bir anda ortadan kaybolması, yapılan bütün arama-taramalara rağmen bir sonuca ulaşılamaması, ailelerin gelecekle ilgili kaygılarını sürekli gündemde tutuyor. İnsanlığa karşı suç işleniyor, izliyoruz. Ülkenin psikopat güruhu bununla yetinmiyor, hayvanlara yönelik suç oranı da giderek artıyor.

*

Sahi, ne oldu Narin soruşturması?

‘Örgütlü suç’ netleşmesine rağmen katil yâda katiller hala netleşmedi.

Bütün ülkeyi ayakta uyuttular, uyutmaya devam ediyorlar.

2 ay oldu, hala soruşturma aşamasında takılı vaziyette duran Narin cinayetinin aydınlatılması devletin boynunun borcudur.

Kredi kartından yıllık aidat kesmek kolay, mesele Narin ve benzeri olayları netleştirip, sorumlularını cezalandırmaktır.