Sobeler…
Yer: Pavyonlar Sokağı- Aydın Restaurant
Konu: hamam böceğinin mest-i güzarı…
“Baba bugün kaşta keman yeri var”
Derler ki: bir hamam böceği kafası koptuktan sonra dokuz gün yaşayabilirmiş…
Bizde bu serxoşluk, serde delilik ve hayat tecrübesi varken analiz de yaparız piçin babasını da sorarız, ahiret soruları da…
Gâvur ikindisi, alkol ikindisi, mest eder bizi ikindiler, daha akşam olacak, gün batacak, dost bulunacak, muhabbet edilecek, gece olacak, uffff ne çok zaman var daha, ne çok zaman!
Serde delilik varken; zamanı eritirim Arjantin bardaklarda…
Tabiri caizse barmen Allahlık zaten, kirli pasaklı, barın üstünde hamam ağabeyler, zaten canım sıkkın canım burnumda; çalıştı saksı; su vermek lazım, su-su meyhanede su mu olur be adam!
Döktüm birayı barın üstüne havuz yaptım dairesel, saldım hamam abiye ortaya döndükçe çıkmak istedi, çıkmak istedikçe içti birayı serxoş oldu, mest oldu, oohh ne ala memleket, bira beleş, içer tabii, ben olsam bende içerdim!
Kafayı dikti gökyüzüne arka kısım yerlerde sürünüyor ben çok süründüm, sende sürün be hamam abi! Ben paramla içerim sen otlanırsın, otlanmak neymiş gör bak, karşı masadan ikram geldi, dikkati çekmişiz demek;
İkram alındı, karşılığı gitmek üzereyken, daldı bizim ikramcı soframa, İstanbulluyum dedi, hemi de komisermiş yeni tayinci…
-Aynan var mı?
-Yok, neden sordun!
-Bizim buralar da aynasızları sevmezler, o yüzden sordum!
Gülüştük; o espriye güldü, ben ağlanacak halime!
Hoş geldin yaptık çın-çın şerefe kadeh kaldırdık;
-Şerefe!” dedi
-Neşe de gelecek mi?”
-Neşe kim?
-Şerefin neşesi, hani şöyle masada bir oryantal yapsa masada şenlenir ya; o neşe! -Alem adamsın yahu!
Ne yaparsın misafir, birbirimizin kahrını çekecez…
-Merak ettim ne iş yaparsın?
-Ben Makro Paşayım, Makro paşa’yı bilir misin?
-Yok bilmem!
-Makro Paşa dert dinler sadece çözüm üretmez, o yüzden git derdini Makro Paşa’ya anlat derler ya! -Evet-evet anımsadım!
Hamam abi mevzusu açıldı; -Hamamböcekleriyle derdin ne, bira içirtmen dikkatimi çekti! Sevmez misin hamam böceklerini? -Sevmezsem soframda içirtmem def ederim, dertleşiyoruz işte kız-kıza… Bay komiser suratıma baktı, delimi ne cinsinden:
-Bana müsaade…
Mehter marşıyla gelmişti, İzmir marşıyla gitti..
Barmenden İzmir’in kavaklarını çalmasını istedim, keyfim kekâ şimdi!
Bay komiser mars oldu, hani ayva da iyi giderdi ya, ikram olarak yollardım misafirperveriz ne de olsa…
“Kaşların arasına domdom kurşunu değdi”
ahhh çekiyordum oynadım!
“Oynama şıkıdım-şıkıdım
Ah yanar-döner bir acaipsin!”