AMİDA HABER – Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Lideri Devlet Bahçeli’nin DEM Parti Eş Genel Başkanı ile tokalaşmasına AK Parti Diyarbakır Milletvekilleri Galip Ensarioğlu ile Suna Kepoğlu’ndan destek açıklaması geldi.

Amida Haber’e konuşan AK Parti Diyarbakır Milletvekili Suna Kepolu Ataman, “Biz meclis çatısı altında halkımız için çalışan vekilleriz. Bahçeli ile DEM eş başkanlarının tokalaşması sonrası Ankara’da ılımlı bir hava var, bu güzel bir şey. Bu gelişmeler hepimizi mutlu eden girişimlerdir. Normalleşmenin ikinci adımı Anayasa olacak. Yeni Anayasa’nın herkesi kucaklayacak ve toparlayacak olmasını bekliyoruz.

Bakırhan’ın Demirtaş çıkışını okudum. Tabi ki kendi beklentisidir. Türkiye bir hukuk devletidir. Hukukun gereği neyse o olacak. Sivil anayasada Kürtlerin, Türklerin, Lazların bütün toplumun sorunları ele alınacak ve çözüme kavuşacak. Dört gözle hepimiz bu süreci bekliyoruz. Beklentimiz Türkiye’de kucaklayıcı bir Anayasa’nın çıkmasıdır. Ülkenin birlik ve bütünlüğü için kapsayıcı ve kucaklayıcı bir Anayasa olacağını bekliyoruz” dedi.

Ensarioğlu: Dışarıya karşı beraberlik önemli

Ortadoğu’daki gerilimin giderek tırmandığına işaret eden AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu ise, “Bu tırmanışın nihai hedefinde Türkiye’yi de içine alacak bir kaosa dönüşecek. Siyasilerin bunu ön germesi gerekiyor. Sayın Cumhurbaşkanının bu konudaki beyanlarından sonra Bahçeli’nin girişimi önemlidir. Herkes kendi siyasi duruşunu tabi ki koruyacak, siyaset bir birliktelik değil ama ulusal meselelerde hem yumuşama hem de içerdeki birlik ve beraberliği dışarıya karşı tesis etme anlamında milli bir duruştur. Buna ihtiyaç var. Dış tehlikelere karşı içerde her zaman ortak menfaatlerin milli birliğin ve dayanışmanın, ortak duruşun dışarıya karşı bir mesaj olacağı ve ülkenin birlik ve bütünlüğünü siyaset yapan herkesin bunu koruyacağını göstermesi gerekir” diye konuştu.

‘Parlamentoda mutabakata ihtiyaç var’

Tokalaşmanın temelinde Ortadoğu’daki kaos ve gerginliğin olduğunu söyleyen Ensarioğlu, “Bu gerginliğin nihai hedefinde Türkiye’nin olabileceğine dair ön görüler var. Sayın Cumhurbaşkanının dönemin merkezine sivil demokratik ve çoğulcu bir anayasayı uyduğunu söylemesi ve basına bunu dile getirmesi önemli bir şey. Parlamentoda siyasiler arasında toplumsal bir mutabakata ihtiyaç var. Türkiye’nin var olma sorunlarının tümünü çözebilecek en yegâne yer demokratik çoğulcu bir Anayasadır. Bütün sorunlarını bu anayasa içinde çözebilir. Herkesin siyasi hesaplarını bir kenara bırakarak Türkiye’nin geleceği için böyle bir Anayasaya katkı sunması gerekir” diye konuştu.

DEM Parti’nin yanıtı nasıl olur?

‘Bahçeli’nin hamlesinden sonra DEM’in tavrı nasıl olur?’ sorusuna Ensarioğlu şu yanıtı verdi: “DEM’den beklenen her zaman Türkiye partisi olması, şiddet dışı demokratik siyaset yöntemlerini benimsemesi ve hala varsa kendi üzerlerindeki vesayetin kaldırılması daha özgür ve demokratik siyaseti temsil etmesi anlamında beklenti var. DEM Parti bunun cevabını kendisi verecek.”

Tuncer Bakırhan’ın Demirtaş şartı!

Demirtaş’ın serbest bırakılması tartışmalar ile ilgili de konuşan Galip Ensarioğlu şunları söyledi, “Türkiye’deki tehdit algısı ortamını karşılıklı olarak ortadan kaldırmak lazım. Yumuşama süreçleri konuşulurken de toplumda bir heyecan ve beklenti yarattığı dönemde, hemen arkasından tecridin kaldırılması ve özgürlük yürüyüşleri toplumun beklentilerinin tersine bir durum. Bunu yaparlar bir siyasi partinin hakkıdır. İstediği siyaseti ve isteği zamanı kendisi belirler. Ama böylesi bir dönemde yumuşuma beklentileri veya karşılıklı daha farklı beklentiler, hemen ertesinde mitingler tertip etmek bu anlamda tekrar hassasiyetler oluşturmak bence dönemin ruhuna aykırıdır.

Böylesi yürüyüş yerine farklı bir miting tertip edebilirler. Keşke o mitingi Demirtaş adına yapsalardı. Demirtaş nihayetinde bir siyasi partinin genel başkanı. AİHM kararlarının uygulanmasının yerine gelmesi için siyasi iklimin nereye everileceğine bağlıdır. Doğru yöne doğru evrilirse göreceğiz. Bu siyasi partinin daha önce genel başkanlığını yapmış biri lehine bir miting düzenlenebilirken Öcalan’ın üzerindeki tecritle öne çıkmaları – siyasi parti olarak bunu yapabilirler- ben onu demiyorum. Ama dönemin ruhuna uygun davranmaları gerekir. Olumlu yönde seyrine yardımcı olmak yerine hemen böyle bir şeyin ardından iklimi bozacak hareketler kendi tercihleridir, ama uzak durmaları lazım. Bu onların niyetini gösterir” şeklinde konuştu.